Tasarımı Kaydet  Kapat

2004 YILI TÜRKİYE VE DÜNYA’DA BAŞÖRTÜLÜ KADINLARA KARŞI GERÇEKLEŞTİRİLEN UYGULAMALARDAN ÖRNEKLER

2004 YILI TÜRKİYE VE DÜNYA’DA BAŞÖRTÜLÜ KADINLARA KARŞI GERÇEKLEŞTİRİLEN UYGULAMALARDAN ÖRNEKLER

3 Şubat 2004
Silifke Atatürk İlköğretim Okulu Müdürlüğü, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni, Emine Ergin hakkında, “Derslere peruklu ve pardösülü girdiğiniz tarafımdan gözlenmiştir. Neden peruklu ve pardösülü derse girmektesiniz? Konuya ilişkin savunmanızı aşağıya yazarak altını imzalamanızı ve 7 (yedi) gün içinde Okul Müdürlüğüne teslim etmenizi rica ederim.” ifadeleriyle soruşturma açtı. (SAYI: 232.1 / 402 – Silifke) Dosya yüksek Disiplin kuruluna gitti. Öğretmenin kılık kıyafet yönetmeliğine uyduğuna ilişkin tüm itirazların rağmen Yüksek Disiplin Kurulu, “Kılık Kıyafet Yönetmeliğine uymayarak görev mahallinde başı kapalı bulunduğu ideolojik amaçlarla kurumun huzur sükun çalışma düzenini bozduğu” gerekçesiyle 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunun 125E/a uyarınca devlet memurluğundan çıkarma cezası ile cezalandırılmasına karar verdi
(Sayı: 404.1/ Dosya No: 2002/89, Karar Tarihi: 12.06.2002)        
 
07 Nisan 2004
Başkanı olduğu derneğe giremiyor
6 Nokta Körler Derneği Sakarya Şubesi Başkanı Hatice Akçil, başörtülü olduğu için dernek binasına giremiyor. Bir haftadır dernek binasına alınmayan Başkan, üyeleriyle demir parmaklar arkasında görüşüyor. 6 Nokta Körler Derneği Sakarya Şube Başkanı Hatice Akçil, başörtülü olduğu için dernek binasına giremiyor. Başkan, Sakarya Üniversitesi'ne (SAÜ) ait bir binada bulunan dernek merkezindeki üyeleriyle demir parmaklıklar arkasından konuşarak, yapılacak işlerle ilgili talimatlar veriyor. SAÜ Adapazarı Adnan Menderes Caddesi'nde bulunan Güzel Sanatlar Fakültesi Ahmet Faik Abasıyanık (AFA) Kültür Merkezi içinde bürosu bulunan Hatice Akçil, başörtülü olduğu için dernek binasına giremediğini belirtti. Akçil, "Biz 4 yıldır bu binada faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bu bina üniversite yapılırken, biri bedensel engellilere, biri de 6 Nokta Körler Derneği'ne olmak üzere 2 oda tahsis edilmesi şartı konmuştu. Üniversite de bu şarta uymuştu. Ancak bir haftadır, başörtülü olduğum için beni binadan içeri almıyorlar" dedi.
http://yenisafak.com.tr/arsiv/2004/nisan/07/g01.html
 
4 Mayıs 2004
İstanbul Ankara 1 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi, beş senelik yargılama sonucu elele özgürlük zincirini organize ettikleri iddiasıyla yargılanan 22 tıp fakültesi öğrencisi 30 sanık hakkında “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme ve bu suça iştirak” suçunun oluşmadığı ifadesiyle “beraat” kararı verdi.
(1999/1 Esas, 2004/116 Karar)
 
6 Mayıs 2004
Genelkurmay Başkanlığı Açıklaması
Genelkurmay Başkanlığı, Yükseköğretim Kanunu ve Yükseköğretim Personel Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki yasa tasarısı ile ilgili olarak 6 Mayıs 2004'de bir açıklama yaptı. "İlgili kanunlar; imam hatip liselerini, sadece din hizmetinde görevlendirilecek eleman yetiştiren öğretim kurumları olarak tanımlamaktadır. Olaya bu açıdan bakıldığında, söz konusu değişiklik tasarısının bahse konu bu kanunların lafzına ve ruhuna uygun olduğunu söylemek mümkün değildir." "Milli Eğitim Temel Kanunu ve Tevhidi Tedrisat Kanunu ile tesis edilen sistemin dışına çıkacak uygulamaların, söz konusu maddelerin amaçladığı 'öğrenim birliği' ve 'laik eğitim ilkelerini' zedeleyeceği açıktır. Bu nedenle, cumhuriyetin temel niteliklerine bağlılığı şüphesiz olan kesim ve kurumların bu değişiklik tasarısını benimsemesi beklenemez." "2003 Ekim ayında meslek liselerine ilişkin bir kanun tasarısı TBMM'ye sunulmuş, ancak kamuoyunda oluşan tepkiler üzerine gündemden düşürülmüşken, yaklaşık altı ay sonra, ne değişmiştir ki aynı kapsamda bir kanun tasarısı, birçok kurum ve kesimin karşı çıkmasına rağmen yeniden gündeme getirilmiştir. Bu tavrı görmezden gelmek mümkün değildir." "TSK'nın cumhuriyetin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti nitelikleriyle ilgili düşünceleri ve tavrı dün ne ise bugün de aynıdır ve yarın da aynı olacaktır. Hiç kimsenin TSK'nın bu düşünce ve tavrı üzerinde şüphe ve yanılgı içinde olması düşünülemez."
http://www.belgenet.com/2004/genkur_060504.html
 
24 Mayıs 2004
“Türbanlı Özel Okul Reklamına İnceleme”
Gazetelere verdiği ilanlarda türbanlı kız öğrenci fotoğrafı kullanan Özel Derya Öncü Koleji hakkında, Kılık Kıyafet Yasası’na muhalefet gerekçesiyle Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından inceleme başlatıldı. Özel Okullar Dernek Başkanı Dündar Uçar da, okul yetkililerini kınadıklarını açıkladı.
Hürriyet, http://arsiv.hurriyetim.com.tr/hur/turk/97/09/07/gundem/05gun.htm
 
24 Mayıs 2004
Özkaya: Mahkeme kamusal alan
Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya, Yargıtay 4. Ceza Dairesi Başkanı Fadıl İnan'ın türbanlı sanığı duruşma salonundan çıkarmasını 'haklı' buldu. Özkaya, "Mahkeme salonu kamusal alanın başında gelir" dedi. Özkaya, konuyla ilgili soru üzerine yaptığı açıklamada, mahkeme başkanının duruşmanın düzenini sağlamak görevi bulunduğunu söyledi. Özkaya, şunları kaydetti: "Mahkemelerdeki duruşma salonu kamusal alandır. Savunma hakkı evet kutsaldır. Ancak, savunma hakkı yasalara uygun bir şekilde yapılmalıdır. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu, duruşmanın inzibatını sağlamak görevini mahkeme başkanına vermiştir. Mahkeme salonlarında başlayacak zaafı diğer alanlarda tutmak mümkün değildir. Mahkeme salonlarında işler yasalara uygun yapılmak zorundadır."
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=94692
(Yargıtay 4. Ceza Dairesi Başkanı Fadıl İnan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Büyükşehir Belediyesi meclis ve encümen üyeleriyle Belko Limited Şirketi'nin bazı yöneticilerinin yargılandığı davanın dün yapılan duruşmasında, türbanlı Hatice Hasdemir'i salondan çıkarmıştı. Duruşma salonuna baş açık girilebileceğini belirten İnan, Hasdemir'in salonu terketmesini istemişti. Hasdemir, sanık sıfatıyla geldiğini söylemesi üzerine İnan, "Farketmez salonu terkedin" yanıtını vermişti. )
 
24 Mayıs 2004
Sakalı 1,5 santimi geçen gaziyi hastaneye almadılar
Kore gazisi Abdürrahim Peker, sakalı 1,5 santimi aştığı gerekçesiyle Yeşilyurt Hava Harp Okulu Askerî Hastanesi’nden geri çevrildi. 75 yaşındaki gazi, daha önce Gülhane Askerî Tıp Akademisi’nde hiçbir zorlukla karşılaşmadan tedavi olmasına karşın, Yeşilyurt’ta farklı muameleye tabi tutulmasına anlam veremediğini söyledi. “Cephede savaşırken kimse bana sakalın kaç santim diye sormadı.” diyen Peker, o anı her hatırladığında ağladığını söylüyor. Yeşilyurt Hava Harp Okulu Askerî Hastanesi ise konuyla ilgili açıklama yapamayacaklarını, gazinin şikayetini Genelkurmay'a iletmesi gerektiğini ifade ediyor. Kore’de 15 ay savaşan Peker, bel fıtığı ve kalp yetmezliğinden 20 yıl boyunca Gülhane Askerî Tıp Akademisi’nde tedavi gördü. Burada hiçbir zaman sorun yaşamadı. Şirinevler'de oturan Peker, GATA'ya sürekli gider ve her gittiğinde 2,5 saati yolda geçer. Tedavisine devam eden Peker'e doktoru “Amca senin evinin yanı başında Yeşilyurt Hastanesi var, oraya gidip tedavi olsana.” der. Eşi ile hastaneye giden Abdürrahim Peker’i askeriyeye ait bahçeye 20 metre kala bir asker karşılar. “Amca sen bu durumda hastaneye giremezsin.” diyen askere Kore gazisi olduğunu söyleyen Peker, içeriye girmeyi başaramaz. Konuşmalar esnasında gelen ikinci askerin tavrı da aynıdır. Kapıdan çıkmak üzere yönelirken nöbetçi astsubay çağırır ve özür diler. Peker’i ve eşini odasına alan astsubay kesin emir aldıklarını ve içeriye alamayacaklarını açıklar. Peker’in ısrarına dayanamayan astsubay sorumlu amirini arar ve durumu anlatır. Sorumlu amir “Amcanın sakalı 1,5 santimden uzun mu?” diye sorar. ‘Evet’ cevabını alınca da kesin talimatla Peker’i içeriye almamalarını söyler.
http://www.tumgazeteler.com/?a=763966
 
3 Haziran 2004
Türbanlı Avı
Samsun'daki Ondokuzmayıs Üniversitesi'nin özel güvenlik görevlileri, sabahtan akşama kadar kampüse giren arabalarda türbanlı arıyor. Öğrenci ve veliler, çalılıklarda başını açıp okula giriyor Samsun Ondokuzmayıs Üniversitesi (OMÜ) Kurupelit Kampüsü'ndeki fakültelere öğrenci taşıyan otobüs, minibüs ve otomobillerde özel güvenlik elemanlarınca türbanlı öğrenci aranıyor. Türbanlı öğrencilerin İlahiyat, Ziraat, Fen-Edebiyat, Eğitim ve Mühendislik fakültelerine gitmek için geçmek zorunda olduğu yolda arama noktası oluşturuldu. Yaşar Doğu Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu önündeki noktada özel güvenlik elemanları gün boyu görev yapıyor. Fakültelere giden belediye otobüsü, yolcu minibüsleri ve özel araçlar önce arama noktasında durduruluyor. Sonra da araçlar içinde türbanlı öğrenci olup olmadığı kontrol ediliyor. Özel güvenlik elemanları, durdurdukları belediye otobüslerine de biniyor ve türbanlı arıyor.
Tercuman Gazetesi
 
22 Haziran 2004
“Örtülüye Tedavi yasak”
Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nde bir hasta kıyafeti gerekçe gösterilerek hastaneye alınmadı. Düzce'den sevkli olarak gelen Güler Kibar'ın ısrarla muayene ve tedavi olmak istemesi üzerine Hastane Başhekim Yardımcısı Ender Kazazoğlu, hastayı muayene etmeden sevk kağıdına 'Hastanın şu anda tedavisi mümkün değildir' ibaresini yazarak Tıp tarihinde bir ilke imza attı.
http://yenisafak.com.tr/arsiv/2004/haziran/22/g02.html
 
29 Haziran 2004
AİHM Leyla Şahin başvurusunu red etti
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Dördüncü Daire başörtüsü yasağı nedeniyle eğitim hakkı ve din özgürlüğünü ihlal edildiğini iddia eden Leyla Şahin başvurusu hakkında, Sözleşmenin ihlal edilmediğine karar verdi.
(N: 44774/98, Leyla Şahin / Türkiye)
 
4 Temmuz 2004
Okul birincileri törene peruk takarak katıldı
Dicle Üniversitesi'nin mezuniyet törenine okul birincileri türban takarak katıldı. 4 yıl boyunca peruk takarak üniversiteye devam eden Hukuk Fakültesi öğrencileri Ayfer Can ile Zehra Demir, puanları aynı olduğu için birinciliği baylaştılar. Can ve Demir, diplomalarını peruk takarak aldı. Diplomalarını Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fazıl Hüsnü Erdem'in elinden alan her iki öğrenci, keplerini peruk üstüne taktı. Her yıl renkli geçen mezuniyet töreni, bu yıl sönük bir havada geçti. DÜ Rektörü Prof. Dr. Fikri Canoruç'un davet ettiği birçok kişi töreni katılmadı. Törene Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer mesaj gönderdi.
http://arsiv.sabah.com.tr/2004/07/04/gnd110.html
 
 

[1] Ayrımcılığa Karşı Kadın Hakları Derneği(AKDER) www.ak-der.org